1939'da Manisa’nın Akhisar ilçesinde dünyaya geldi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde öğrenim görürken 1967'de Kanada’ya gitti. Montreal üniversitesinin felsefe bölümünden mezun oldu.
Yurda dönüşünde Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Fransızca okutmanlığına başladı. Aynı üniversite de doktorasını verdi. 1992’de profesörlüğe yükseldi. İstanbul’da Kavram Yayınları'nın ve üç aylık Felsefe Dergisinin (ilk sayı Ekim-Aralık 1977) sahip ve yönetmenliğini yaptı.
Mimar Sinan Üniversitesi İstanbul Devlet Konservatuvarı'nda öğretim üyesi. Yazı alanında adını 1956'da Vatan gazetesinde yayınlanan "Heykel" adlı öyküsüyle duyurdu. Şiirleri ve yazıları Yelken, Ataç, Papirüs, Yeni Edebiyat, Varlık, Soyut, Yeni Ufuklar, Milliyet Sanat, Yazko Edebiyat gibi dergilerde yayınlandı.
Toplumcu dünya görüşüne bağlı, öz ve biçim bakımından bütünleşmiş bir şiir anlayışı geliştirmeye çalıştı. "Tahir ile Zühre", "Leyla ile Mecnun", "Ferhat ile Şirin", "Arzu ile Kamber", "Güllü ile Hamza" isimli halk öykülerini destan biçiminde yeniden yazarak 1969'da "Destanlar" ismiyle kitaplaştırdı. Felsefeyle ilgili kitaplarının yanısıra öykü ve deneme kitapları da yayınladı
1914-15 ÇANAKALE SAVAŞLARI OLAYINI NEDEN ULUSLARARSI
ÖZGÜR İNSAN ÖDÜLÜNE ADAY GÖSTERİYORUZ
1914 -15
ÇANAKAKLE OLAYI NEDİR , HANGİ AÇIDAN BAKIYORUZ
Bu 2015 yılı
Çanakakale savaşları adıyla bilinen olayın yüzüncü yıldönümü.
1914 yılı birinci
dünya ( paylaşım) savaşının başlama yılı. Anadolu topraklarında Çanakale’de
bu tarihte Emperyalist güçlerin kozlarını paylaşma ve halkların adeta toplu imhası olayıdır. Bu savaşta
en başta Anadolu halkları olmak üzere
dünyanın en uzak bölgelerinden on
binlerce hatta yüz binlerce halk
insanının öldürülmesi ölüme
sürülmesi olayıdır.
Bu savaşta bir
yanda İngiliz, Fransız , İtalyan emperyal güçleri diğer tarafta Alman ve Osmanlı emperyal güçleri doğrudan savaşın sürdürücüleriydi. Bütün
emperyal güçler özellikle İngilizler
başta Avusyralya ve Yeni Zellandadan olmak üzere dünyanın pek çok yerinden halklar toplanıp
getirilmişti. Kimi kaynakalara göre bu
savaşta iki yüz elli bin insan ölmüştür.
Bu abartılmışta olsa gerçekten çok büyük
sayıdır. Bu insan sayısının çok büyük
bölümü Anadolu topraklarındandır.
1914 -15 Çanakkale
savaşına şu açılardan bakmıyoruz. 1 –
Bir tarafta İngiliz, Fransız, İtalyan emperyalist güçleri vardı. 2 – Diğer tarafta Alman emperyalist
güçleri vardı. Osmanlılar devlet idaresi
olarak adeta bitmiş Alman emperyalistlerinin güdümüne girmişti.
3 – Bu iki emperyal
devletler gurubunun savaşı. 4 – Bu Osmanlıların savaşı.
Bu olayı ele almamızın ana teması :
--- Emperyalist güçlerin pis çıkarları uğruna halkları toplu imhaya sürmelerinin kınanması, bu
gerçeğin bilinmesi.
--- Bu haksız ve dengesiz savaşta ölen on binlerce ( hatta yüz binlerce )
insanın anılarının
saygıyla anılması.
Bu savaşı taraflardan
İngiliz ve Almanlar açısından alırsan emperyalist bir savaştır. Ancak, dünyanın
dört bir tarafından toplanılıp getirilen halklar açısından bakarsak yurdunu, topraklarını savunan
yurtsever bir savaştır.
1914 -15 Çanakkale savaşı
neyi neleri doğurdu ?
1 – İşgalci devletler ne kadar güçlü ve teknikte olsa topraklarını , ülkesini , çocuklarını
savunanlar ne kadar güçsüzde olsa
gereğinde işgalciyi yener. Bu anlamda
Anadolu insanının kahramanlığı ve yiğitliği yer yüzünde pek çok
halka esin kaynağı olmuştur.
2 – Bu savaştan üç yıl
gibi kısa bir süre sonra aynı
İngilizler , Fransızlar, İtalyanlar
Anadolu topraklarını işgal ettiğinde , gerek yurtsever aydın ve
komutanların özelliklede perişan halkın
özveriyle savaşıldığında bu dengesiz savaşı kazanacağı sanısıyla harekete geçip
zafer elde etmesidir.
3 – İngiliz emperyalistlerinin toplayıp getirdiği Avustralya ve Yeni
Zelanda halklarının uluslaşmasını
sağlamıştır.
4 – Bu savaşta
emperyalist blokun bir amacı Anadoluyu ve İstanbulu işgal etmek
olmasının yanında başka önemli bir hedefi vardı: Bu Rusya: Şöyle ki : Rusyada
bir yanda Çar emperyal diktatörlüğü
diğer yanda Lenin’in başkanlığında emek
ve işçi sınıfı hareketi. Rus çarı ha devrildi ha devrilecek. Bu emperyal güçler
aslında Çara yardıma gidiyordu. Eğer Çanakkale geçilseydi ve Çara yardım
edilseydi , Sovyet Devrimi gene olacaktı ama belkide birkaç yıl geriye
gidecekti. Bu sebeble iki yıl sonra Rusyada iktidarı ele alan Sovyet yönetimi,
Çanakkalenin önemini ve bu savaşın hemen devamı olan aynı güçlere karşı savaşan
Anadolu halkalarına sılah ,para tüm
olanakları vererek , ilk büykelçiliği açarak destek olmuşlardır.
Sonuç olarak ; 1914 -15 Çanakkale savaşlarını Uluslararası Özgür İnsan Ödülüne aday gösterirken halkları kırdıran
işgalci emperyalist güçler i ibretle kınıyor; yeryüzünün çok yerinden
getirilmiş özellikle kendi topraklarını savunan
yüzbinler olarak ölen perişan edilen insanların anısına saygıyla diyoruz
.
Uluslaraarası Özgür İnsan ödülü , 1914-15 Çanakakle
savaşları zamanında, ülkesini savunmak için kanlarıyla toprağı sulayan Anadolu
Mehmetciğine, ve perişan edilen askeri kadını, çocuğuğla tüm ülke insanına , verilmesi uygun görülmüştür.
Anadolu Halk Bilimleri ve kültür
Akademisi Yönetim kurulu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder